İnce İnce

Zamanında çalanlara kelepçe vurmak için
Geliyor diyorlar Muharrem ince ince
Kurumuş haneleri biraz ıslatmak için
Yağıyor diyorlar muharrem ince ince

Selamlayıp yürekten köprüleri yolları
Kırmadan bükmeden ağaçları dalları
Sarayı göstererek en keskin soruları
Yanıtlıyor diyorlar Muharrem ince ince

Vatanın yamulmuş şu bozulmuş fiziğini
Düzeltmek için sıvamış o beyaz gömleğini
Haddini aşanlara çıkartıp değneğini
Vuruyor diyorlar Muharrem ince ince

Kucaklamış halkını canı gönülden sevmiş
Mum ışığında kitaplar okuyarak bilenmiş
Bu günlere yokluktan garibanlıktan gelmiş
Anlıyor diyorlar halden Muharrem ince ince

Öğrenciye burs işsizlere iş emekliye diş
Nice adaletsizlikten hak ve hukuka geçiş
Hakikati konuşup ulusa şöyle seslenmiş
Diyorlar bir umut Muharrem ince ince

Boru değil kaldırmak hayli ağır bir enkaz
Şairler yazamaz oldu ozanlar çalamaz saz
Her köşeyi tutmuşlar sanmaki hırsızlar az
Biliyor işinin diyorlar Muharrem İnce ince

İşitir kulağı var düşünürmüş âlasını
Hak edene vuruyormuş elindeki kamçısını
Ayda bir efkarından yudumlarmış rakısını
Diyorlar yarasın Muharrem ince ince

Acep gelince dediler kimler kaçacak
Hangi ülke hainlere kuçak açacak
Bu sefer o sandıktan adam çıkacak
Gülüyor diyorlar Muharrem ince ince

Hani mevsimler geçip yılları devirince
Bu refah türküsü belki unutulup gidince
Koltuğuna kurulup biraz da tüylenince
Göreceğiz neyler Muharrem ince ince

Toprağa düşmeden tohum filizlenir mi?
Şahlanmaya hevesli kısrak dizginlenir mi?
Her şey perde önünde arkası gizlenir mi?
İndiririz diyorlar Muharrem ince ince


M. İlhan Genç