Sayfalar

14 Şubat 2013 Perşembe

KAZANAN YALNIZ(mı)DIR...




Herkesin şu an bulunduğu nokta;

Kendi zirvesidir…

Ve herkes zirveye ulaşmak için yürüdüğü yolda karşılaştıklarını
unutmaz, hatta hafızalarına kazır.

Destek olanları da, köstek olanları da, destek oluyormuş tavrında olup aslında köstek olanları da…

Başarı ile haset hep yan yana yürür, bu yüzden dalınızda başarılı oldukça sizi eleştirenlerin daha başarılı oldukça daha 

acımasız eleştirenlerin olduğunu asla unutmayacaksınız ve bu eleştiri ve belden aşağı vurmaların sizin hızınızı kesmesine, 

enerjinizi almasına asla izin vermeyeceksiniz.

Çünkü senin yürüdüğün yolda yürümek isteyen ve bunu beceremeyen, hırslarına, başarısızlıklarına yenilen niceleri, senin 

doktorluğuna, avukatlığına, öğretmenliğine, esnaflığına hep bir çamur atmanın ve onların hepsinin, açık kollamanın fırsatını 

yakalamak için ciddi mesai harcadıklarını bileceksin.

Ve bileceksin bu sözleri;

“Hiç kimse başarı merdivenlerini elleri cebinde çıkmamıştır”
“Hiç kimseye başarı altın tepside sunulmamıştır”

Bu da benden;

“Hiç kimse dost kazığı yemeden, yoğrulmamıştır”

Zirvenin en zoru, şöhretin zirvesidir.

Şöhrette, sanatta, sporda, siyasette ve bilimde çok daha acımasızdır…

Anlamlı anlamsız eleştirilerin sayısı buralarda tavan yapacaktır

Ve sen “Bunlar benden ne istiyor” diye düşünmeyeceksin

Doğru bildiğin yolda azimle yürüyecek, lafa söze takılmayacaksın

Çünkü onların ne istediğini sen asla düz mantıkla çözemeyeceksin.

Sesin soluğun, boyun posun, samimiyetin, duruşun, giyimin kuşamın vs vs

Seni çekememek için yeterince sebeptir ve sen sebepler dahilin de yürümenin bu yolun olmazsa olmaz kuralları içinde 

olduğunu her zaman bileceksin…

Ve sen kendi dalında, kendi zirvende tırmandıkça seni eleştirenlerin sayısı artacak, arttıkça hızını kesmeden yol almaya 

devam edeceksin.

Ama değil Türkiye’nin Dünya’nın da şöhreti olsan;

Zirveye çıkarken yanında olan insanları unutmayacaksın,

Arkadaşların zaman içinde değişse de dostlarını çıktığın yerde yalnız bırakmayacaksın.

Doğup büyüdüğün mahallene vakur girsen de, mağrur olmayacaksın.

Büyüklerine saygını, küçüklerine sevgini daha da arttıracak; bunu da “Bak ben ne kadar alçak gönüllüyüm” gibi bir alçaklıkla alçaltmayacaksın.

Nihayetinde fanisin, fani olduğunu, bir gün öleceğini asla aklından çıkarmayacaksın…

Arada bir şöhretlilerin mezarlarını dolaşacak,

İçinden de “Hepsi vazgeçilmezdi oysa diyeceksin”

Hiç yorum yok :

Yorum Gönder